Faizsiz kredi veren bankalar, faiz konusunda hassasiyeti bulunan bireylerin ve firmaların tercih ettiği bankalar olarak ülkemizde özellikle son dönemde oldukça ön planda. Öncelikle faizsiz kredi veren bankalar konusuna bir açıklık getirmemizde fayda var. Zira faizsiz banka denince insanların aklına çekilen kredinin aynı tutarda ödenmesi gelmekte. Ne var ki teoride bunun mümkün olmadığını söyleyebiliriz. Zaten bankaların verdiği bir krediyi aynı tutarda geri alması ve üzerine herhangi bir ekleme yapmaması beklenemez.
Faizsiz kredi veren bankalar, usul olarak faizsizliği prensip edinmiş bankalar olarak tanımlanabilir. Bu bankalar, kredi işlemlerinde müşterilerine nakit ödeme yapmazlar. Şöyle ki faizsiz bir banka aracılığıyla konut almak istediğinizde banka, ödemeyi hesabınıza değil; doğrudan satıcının hesabına yapar.
Benzer şekilde beyaz eşya ya da benzeri bir ihtiyacınız varsa konvansiyonel (klasik faizli bankalar konvansiyonel banka olarak tanımlanır) bankalardan birine başvurduğunuzda doğrudan ihtiyaç kredisi çekebilirsiniz. Faizsiz bankadan bu minvalde bir kredi kullanmak için konu mal ya da hizmetin proforma faturasını bankaya ibraz etmeniz gerekir. Banka, söz konusu proformaya istinaden satıcıya ödeme yapar ve malı sizin adınıza satın alır, daha sonra ödeme tutarına belirli bir kâr ekler ve bu malı size satar. Fıkıh teriminde bu işleme murabaha adı verilmektedir. Murabaha nedir? sorusunun yanıtını özetle peşin alınan bir mal ya da hizmetin vadesine göre kârlı satışı olarak tanımlamamız mümkün.
Faizsiz kredi veren bankalar caiz mi? sorusu, günümüzde hâlâ önemli bir tartışma konusudur. Bazı kişiler bu bankaların faaliyetine icazet verirken bazı kesimler tarafından icazet verilmemektedir. Bu bankaların tamamının kendi bünyelerinde danışma kurulları mevcuttur. Danışma kurulu üyeleri, bankanın faaliyetlerini İslami çerçevede değerlendirmekte, bu işlemlerle ilgili kararına göre bankanın rotasını belirlemekte. Müşterilere nakit ödeme yapılmaması, satın alınacak mal ya da hizmetin satıcıdan peşin bedelle alındıktan sonra müşteriye satılması gibi özellikler, bu bankaların icazet sürecinde ağır basmaktadır.
Faizsiz kredi veren bankalar caiz mi? sorusunun net bir cevabı olmadığını söylemekte fayda var. Birçok İslâm alimi, bu hususta niyeti ön planda tutmakta. Konvansiyonel bankalar faizli işlem yaptıklarını açıkça beyan ederken faizsiz bankacılık alanında faaliyet gösteren bankalar bunu tamamen reddetmekle beraber belirli çerçevede buna uygun hareket etmektedirler. Bu bankaların hizmetlerinden faydalanmak isteyen kişiler konvansiyonel bankalar yerine faizsiz bankaları tercih ederek niyetlerini açıkça ifade etmektedirler.
Gelelim birçok kişi tarafından bilinmeyen ya da belirli oranda yanlış bilinen faizsiz kredi veren bankalar hangileri? sorusunun yanıtına. Türkiye’de faaliyet gösteren faizsiz bankalar güncel olarak şu şekilde sıralanabilir; Ziraat Katılım Bankası, Vakıf Katılım Bankası, Albaraka Türk Katılım Bankası, Kuveyt Türk, Türkiye Finans ve Emlak Katılım Bankası. Bu bankalar faizsiz bankalar olarak lanse edilirken katılım bankası adı altında faaliyetlerini sürdürmektedirler.
Faizsiz kredi veren bankaların kapsamını bilmeyen kişiler, çekecekleri krediye kâr payı ödeyeceklerini öğrendiklerinde şaşırabilmektedirler. Ne var ki bu bankalar özel iştirakler olup çalışan maaşı, bankacılık hizmetlerinden kaynaklı giderler, şube giderleri gibi birçok gidere sahiptirler. Tüm bunlar için para ödeyip size verecekleri krediden de herhangi bir fazlalık almamaları elbette düşünülemez. Bu bankalar, faiz yerine kâr payı kavramını kullanmaktadırlar.
Şimdi de faizsiz esnaf kredisi ile ilgili bilgilere geçelim. Faizsiz esnaf kredisi, bireysel kredilerden farklı olarak 2 farklı kategoride incelenebilir. Devlet, belirli dönemlerde esnafa destek olma amacıyla faizsiz esnaf kredisi verebilir. Kredi notu ve ödeme performansı iyi olan esnaflar ile ticari firmalar, devletin faizsiz kredi desteğinden yararlanabilirler.
Bu başlık altında esas ifade etmek istediğimiz ise katılım bankalarının sunduğu faizsiz esnaf kredisi hizmetleridir. Katılım bankaları, bireysel kredilerde olduğu gibi proforma ya da fatura karşılığında esnaflara ve firmalara faizsiz kredi desteği sunabilmektedirler. Sistem genel olarak şu şekilde işlemektedir. Esnaf ya da ticari şirket, bankaya kredi başvurusunda bulunur.
Banka, kredi açılması için gerekli tüm etkenleri inceledikten sonra uygun görmesi halinde bu kişilere ya da firmalara belirli bir kredi limiti tahsis eder. Bu kredinin kullanılabilmesi için kredinin reel bir ticari faaliyette kullanılması gerekmektedir. Örneğin; hammadde almak isteyen bir firma, satıcı firmanın kendisi adına bir proforma ya da fatura düzenlemesini ister.
Düzenlenen fatura ya da proforma bankaya ibraz edilir. Banka, bu belge karşılığında bedelini peşin ödemek kaydıyla hammaddeyi satıcı firmadan satın alır. Daha sonra tercih edilen vadeye göre üzerine bir miktar kâr ekler ve müşterisine kârıyla beraber satış yapar. Burada kullanılan usul, katılım bankalarının çalışma şeklini ifade etmektedir.
Faizsiz esnaf kredisi çekebilmek için ortada bir şahıs firması ya da ticari firma olmalıdır. Vergi levhası bulunmayan kişi ve şirketler, faizsiz esnaf kredisi ya da faizsiz ticari kredi hizmetlerinden yararlanamazlar.
Ayrıca bireyler gibi firmaların da kredi notu mevcuttur. Firma adına kullanılan kredili ürünlerin ödeme performansı, bilançoların gücü, sermaye miktarı ve ortaklık yapısı ile çek, senet ödeme performansı, şirketlerin kredi notunu belirleyen önemli faktörlerdendir. Bu ödemeler ne kadar düzenliyse şirketin kredi notu da o derece yüksek olacaktır. Faizsiz ticari kredilerden yararlanabilmek adına şirketinizin kredi notunu belirli bir seviyenin üzerinde tutmanız gerekir.
Ticari kredilerde bireysel kredilerden farklı olarak daha güçlü bir teminat yapısı söz konusudur. Bankanın açacağı kredi limiti imza karşılığı olabileceği gibi belirli bir teminat şartıyla da açılabilir. Şirketin gücü ne kadar fazlaysa, herhangi bir teminat vermeden kredi limiti açılması da o derece muhtemeldir. Aksi takdirde bankanın konut, dükkan, arsa, müşteri çeki gibi teminatlar talep etmesi söz konusu olacaktır. Kredi borcunun ödenmemesi durumunda bu teminatlar banka uhdesine geçer.